Allah Tebarek ve Teala dünyayı bilen ve ahireti hususunda ise cahil olan kimseden nefret eder. Kenz’ul-Ummal, 28982 Hz. Muhammed (s.a.a)

İmam Bakır’ın (a.s.) İlmi Derecesi

  Kuşkusuz Ehl-i Sünnet alimlerinin çoğunun görüşünce İmam Bâkır (a.s.) kendi döneminde dünyaca meşhur olup ders meclisi bütün İslam beldelerinden gelenlerle dolup taşıyordu. Onun alim ve fakih bir şahsiyet olduğundan bizzat Ehl-i Beyt ilimlerinin varisi olduğundan çoğularının İmam'ın huzurundan yararlanmasını, ilmî ve fıkhî sorularının çözümünü istemelerini icad ediyordu. Bu...

İmam Bakır (as)”ın Kültürel Mirası

Şianıh fıkhî ve tefsiri kaynaklarını gözden geçirmekle şianın fıkhî, ahlakî ve tefsiri rivayetlerinden büyük bir bölümünün İmam Bakır (a.s.)'dan nakledilmiş olduğu kolaylıkla anlaşıla¬bilir. İmam Bakır (a.s.)'dan rivayet edilen fıkhî meseleleri açıklamak. Kur'an ayetlerini ve onların şa'nı nüzulünü (iniş nedenini) izah etmek hususundaki pek çok hadisler "Vesail-uş şia'da" ve Allame...

İmam Bâkırın (a.s) İmamet Dönemi

İmam Bâkır"ın (a.s) 19 yıllık imamet dönemi (h:95-114) şöyle özetlenebilir: Babası -İmam Seccad (a.s)- ömrünün son anlarında onu kendi yerine ve Şia"nın önderliğine tayin eder ve bunu, diğer evlatları ve akrabaları huzurunda gerçekleştirir. Rivayetlerin dilinde ilim veya Resulullah"ın (s.a.a) silahını ihtiva eden bir sandığı ona göstererek buyurur: "Ey Mu-hammed, bu...

İmam Muhammed Bâkır (a.s)ın Kısa Sözleri

1- Münafık kimseyle dilinle anlaş ve geçin. Sadece mü'mini kal‌binle sev. Bir yahudi bile seninle oturursa ona karşı iyi davran. 2- Hilim ve ilim beraberliğinden daha güzel bir beraberlik yok‌tur. 3- Kemalin tümü, din hususunda derin bilgi sahibi olmak, musi‌betlere karşı sabretmek ve geçim masrafını ölçülü bir şekilde ayarlamaktır. 4- Allah'a andolsun...

İmam Muhammed Bâkır (a.s)dan Nasihetler

İmam Bakır (a.s) şöyle buyurmuştur: “Aziz ve celil olan Allah nezdinde işlerin en sevimlisi, kulun her ne kadar az da olsa sürekli yaptığı ameldir.”‌[1] İmam Bakır (a.s) şöyle buyurmuştur: “Aziz ve celil olan Allah nezdinde, her ne kadar az da olsa sürekli yapılan bir işten sevimli hiçbir şey yoktur.”‌[2]İmam Bakır (a.s)...

İmam Cafer-i Sadık (as) ve Şamlı Adam

Bir gün Şamlı birisi imam Sadık (a.s)ın yanına gelerek şöyle dedi: "Ben kelam, fıkıh ve farizalar ilminde mütehassıs birisiyim ve buraya senin adamlarınla tartışmaya geldim." İmam (a.s.) ona şöyle buyurdu:" senin bildiğin şu kelam ilmi kendinden mi yoksa Resulullah'tan mı almışsın?" Adam: "Bazısı Resulullah'tan bazısı ise kendimdendir." Diye cevap verdi. İmam (a.s.):...

İmam Cafer Sadık (as)

Bu şanı yüce imamın değer ve azameti yazıya sığmaz. İmam Cafer Sadık'ın (a.s) ne derecede bir âlim ve nasıl mükemmel bir arif olduğu hususunda şu kadar yeter ki, İmam'ın özel öğrencilerinden olan yalnız "Cabir b. Heyyani Sufî"nin İmam'dan kaydettiği çeşitli ilimler beş yüz risaleyi içermektedir. Bakın, sadece bir öğrencisi...

İmam Zeynel-Abidin ve Kerbela

İmam Seccad (a.s.), Kerbela Elçisi [5] Allah'a yemin ederim ki, dünyada bir kişinin büyük babası Resulüllah ise o kişi benim, peki neden bu adam benim babamı öldürüp bizi Rumlular gibi esir aldı?! Sonra dedi: Ey Yezid! Bu cinayeti işledin ve yine Muhammed Allah'ın Resulü'dür mü diyorsun? Yine kıbleye doğru mu...

İmam Huseyn’in Yüce Mertebesi

  Aşûrâ; bugün Kâbe’nin bulunduğu noktada ilk Tanrı elçisi Adem’in ilk tebliği yaptığı gündür. Medeniyet’in başlangıcıdır. (M.Ö. 5594 yılı 10 Ekim/10 Muharrem): Musevîler bugüne “Büyük Gün” (Yom-i Kipur) adını vermişlerdir. M.Ö. 5593 yılı Eylül ayının 10. günü de Kâbe’nin ilk binasının, insanlık için ilk “Beyt” olarak açıldığı tarihdir. Aşağı yukarı...

Hüseynî Kıyam

  Muaviye, Yezid için biat toplamak istiyordu, bu amaçla Medine'ye gitti; İmam Hüseyin'i (a.s) ve "İbn-i Abbas"ı çağırttı. Önce İmam Hasan-ı Mücteba'nın (a.s) çocuklarının durumunu sordu, Hazret cevabını verdiler. Muaviye Hz. Resul-ü Ekrem'i (s.a.a) övdükten sonra şöyle dedi: "Siz Yezid'i daha önceden tanırsınız ve yaptığı işleri bilirsiniz. Benim Yezid'i veliaht...

İmam Hüseyin’den (a.s) Parlak Sözler

  a)- "Biz sözün amirleriyiz. Onun kökleri bizden kök atmış ve budakları da bizden sarkılmıştır"[1]* 1- Ey insanlar, şüphesiz Allah-u Teâla mahlukatını kendisini tanımaktan başka bir şey için yaratmamıştır. Yaratıklar da O'nu tanıdılar mı O'na kulluk ederler ve ona kulluk etmekle başkalarının kulluğundan ihtiyaçsız olurlar.(1) 2- Hz. İmam Hüseyin (a.s), emr-i bil...

İmam Hüseyin (A.S)’dan Kırk Hadis

Muhammed Taki Rehber   Hz. İbrahim (a.s.) o kurak ve ıssız çölde eşiyle minik oğlunu yapayalnız bırakıp da giderken ellerini göğe açıp şöyle yakarıyordu: "Ya Rabbi! İnsanların kalbini bunlara yönelt!" Bu duanın kabul olunduğunun en bariz delili Hz. Halil İbrahim (a.s.) ile Zebihullah[1] İsmail’in (a.s.) temiz soyu olan Hz. Peygamber-i Ekrem...

Acaba İmam Hüseyin’in (a.s) Kıyamı Bilinçli Bir Kıyam mıydı Yoksa Bilinçsiz bir Patlama mı?

Ayetullah Cafer Subhani   Acaba İmam Hüseyin’in (a.s) kıyamı bilinçli bir kıyam mıydı, yoksa bilinçsiz bir patlama mı?   Cevap: Felsefi açıdan her doğal olay dört nedene dayanmaktadır. Bu dört nedenden biri olmadığı taktirde söz konusu hadise vücuda gelemez. Örneğin bir yazı masasını yaparken marangoza, masanın maddesini oluşturan tahtaya, tahta parçalarının birbirinin eklenmesiyle oluşan...

İmam Hüseyin’in Hayatına Kısa Bir Bakış

  Doğumu Hz. Ali ile Hz. Fatıma'nın(a.s) çocuklarının, Hz. Peygamber-i Ekrem'in (s.a.a) torunlarının, cennet gençlerinin iki efendisinin ve Muhammed-i Mustafa'nın (s.a.a) iki ıtırlı gülünün ikincisi olup, Al-i Aba'nın beşincisi olan, şehitler ve hür insanların efendisi Hz. İmam Hüseyin (a.s) Hicret’in dördüncü yılı Şaban ayının üçünde vahiy ve velayet yuvasında dünyaya gelmiştir.[1] O...

Şehadet Kervanıyla Adım Adım

     Hicretin 60. yılı, Receb ayının ortalarında, Muaviye'nin ölmesiyle oğlu Yezid hilafet makamına geçti. Hilafeti eline alır almaz hemen muhtelif bölgelerin vali ve yöneticilerine mektuplar yazarak onlara Muâviye'nin ölümünü bildirdi. Babası döneminde öngörülen veliahtlığını ve kendisi için halktan bu hususta biat alındığını hatırlattı ve onları kendi makamlarında baki kılarak halktan,...

Şehadetten Sonra

  İmam Hüseyin'in (a.s) Medine'den çıktığı geceden itibaren, Mekke'de kaldığı süre boyunca ve Mekke'den, Kerbela'ya kadar aldığı yoldan şehid oluncaya kadarki zaman sürecinde tek hedefi gayri meşru Yezid iktidarını rüsva etmek, emr-bil mâruf ve nehy anil münkerde bulunup, Kuran'ı savunmak ve ceddi Hz. Muhammedin (s.a.a) yüce dinini diriltmekti. Allah Teala'nın ona...

Şehitler Efendisi İmam Hüseyi’nin Mekkeden Kerbela’ya Yolculuğu

                                                                                                                                   Tacettin ULUÇ Şehitler efendisi Hz. Hüseyin, Hicri altmış yılında, Şaban ayının üçünde, Mekke’ye varmıştı. Şaban, Ramazan, Şevval ve Zi’l Kâde aylarını Mekke’de yaşayarak Allah’a ibadet ediyordu. Hicaz ve Basra Şiâları, İmam (a.s)’ı ziyaret ediyorlardı. Zi’l Hicce ayı olunca, Hac hazırlıklarını yaptı. Ne yazık ki Zi’l Hicce ayının sekizinci günü As...

İmam Hüseyin’in (A.S) Kıyamı

Dr. Muhammed İbrahim AYETİ'nin Muharram Ayında Yapmış Olduğu Konuşmasının Tercümesidir.   "Hamd alemlerin Rabbi ve tüm mahlukatın yaratıcısı Allah'a mahsustur. Salat ve selam peygamberlerin hatemi (sonuncusu) Ebi-l Kasım Muhammed ve onun mutahhar Ehl-i Beyt'ine olsun" "Allah yolunda öldürülenleri ölü sanmayın, onlar diridirler ve rableri indinde rızıklanırlar." Konuşmamın konusu "Hüseyin b. Ali'yi (a.s) Kıyama...

İmam Hüseyin’i (a.s) Anmak

Bugünlerde kulaklarımız bir kez daha Hüseyin ve Zeynep adıyla, Kerbelâ ve Aşura yâdıyla çınlıyor. Bir kez  daha hüzünleniyor kalplerimiz; bir kez daha boşalıyor gözlerimizden yaşlar. Neden acaba? Niye ağlıyoruz? Neye ağlıyoruz? Neden üzülüyoruz? Neye üzülüyoruz? Kimdir Hüseyin? Kimdir Zeynep? Nedir Aşura ve neresidir Kerbela? Kâinat efendisi, Seyyidu'l-Enbiya, Resul-i Kibriya'nın göz...

Zulmete Karşı Hüseyin’in Nuru

Hüseyin HATEMİ Allah’tan başka ilâh olmadığına göre; “Şer Tanrısı” bir vesveseden ibarettir. Nur asıldır ve mutlaktır. Zulmet böyle değildir. Nur ezelî ve ebedîdir. Zulmet; bizim, nefsimizi perdeleri kapalı bir karanlık odaya hapsetmemizden doğar. İblis ve ona tâbi olanlar, bizi Nur’dan kaçmaya teşvik ederler. Rehak ve bakhs’dan kurtulmamız iradîdir. Rehak ve bakhs...

Şehitler Serverine Ağlamak

  Doç. Dr. Ali Ziynetî   Ağlamanın Önem ve Ehemmiyeti Öncelikle birçok şeyin dünyada esrarengiz ve insana gizli olduğunu bilmemiz gerekir. Bu dünyada bazıları kendilerini ve düşüncelerini madde âlemine esir etmişlerdir; dünyada çok daha farklı ve görülmeye değer olayları olduğunu hayal bile edememektedirler. Ağlamak da bunlardan biridir. Bazıları ağlamanın sadece duyguları gösteren bir eylem...